Hafta başından itibaren etkisini gösteren bu siber saldırı, milyonlarca kullanıcının hem posta işlemlerine hem de bankacılık hizmetlerine erişimini kısıtladı. Dağıtılmış Hizmet Reddi (DDoS) adı verilen yöntemle gerçekleştirilen bu müdahale, sistemlerin aşırı trafik yükü altında kalarak yanıt veremez hale gelmesine neden oldu.
Fransız yetkililer ve güvenlik birimleri, saldırının arkasındaki aktörleri belirlemek için yoğun bir mesai harcıyor. Henüz hiçbir grup saldırıyı üstlenmese de uzmanlar, bu tür geniş çaplı eylemlerin genellikle jeopolitik gerilimler veya stratejik sabotaj girişimleri sonucu ortaya çıktığını vurguluyor. Kurum tarafından yapılan açıklamada, müşteri verilerinin güvende olduğu ve sistemlerin kademeli olarak normale döndürülmeye çalışıldığı belirtildi.
Bu olay, kamu hizmetlerinin dijitalleşme sürecinde ne kadar savunmasız kalabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Siber güvenlik uzmanları, özellikle ulusal öneme sahip altyapıların bu tür yoğun trafik saldırılarına karşı daha dayanıklı hale getirilmesi gerektiği konusunda hemfikir. Dijital dünyada sınırların ortadan kalktığı bu dönemde, siber savunma artık bir tercih değil, hayati bir zorunluluk haline gelmiş durumda.
Kullanıcılar ise şimdilik fiziksel şubeler üzerinden işlemlerini yürütmeye çalışırken, dijital bankacılık ve takip sistemlerinin tamamen ne zaman açılacağı merakla bekleniyor. Fransa'nın dijital egemenliğini hedef alan bu girişimin, önümüzdeki günlerde siber politika gündemini daha da meşgul edeceği tahmin ediliyor.









