Modern yapay zekâ devriminin arkasındaki en parlak zihinlerden biri olan Ilya Sutskever, teknolojinin geleceğini sadece kodlarla değil, kendi yaşam felsefesiyle de şekillendiriyor.
Sovyetler Birliği'nde doğup Kudüs'te büyüyen ve ardından Kanada'ya göç eden Sutskever'ın hayatı, karmaşık sistemleri anlama tutkusuyla geçti. Toronto Üniversitesi'nde yapay zekânın babası sayılan Geoffrey Hinton ile yolları kesiştiğinde, henüz kimse derin öğrenmenin dünyayı değiştireceğine inanmıyordu.
Ancak Ilya, o dönemde bile makinelerin bir gün insan gibi akıl yürütebileceğine dair sarsılmaz bir inanca sahipti. Gençlik yıllarında matematiksel problemlere olan takıntısı, onu 2012 yılında bilgisayarlı görünün kaderini değiştiren AlexNet'i yaratmaya itti. Bu başarı, onu Google'ın koridorlarına ve ardından Elon Musk ile Sam Altman'ın davetiyle OpenAI'ın kurucu ortağı olmaya kadar taşıdı. Sutskever, OpenAI'da sadece bir yönetici değil, aynı zamanda ekibin ruhani ve bilimsel lideri olarak görüldü; hatta şirketin içine kapalı ve yoğun çalışma kültürünün merkezindeki isim oldu.
Sutskever'ın hayatındaki en büyük dönüm noktası ise, teknolojinin hızıyla etik değerlerin çatıştığı o meşhur yol ayrımıydı. Kendi kurduğu şirketten ayrılma pahasına, yapay zekânın "güvenli" kalması gerektiğini savunan bir misyoner gibi hareket etti. Bugünlerde, kurduğu Safe Superintelligence Inc. (SSI) ile vaktinin çoğunu fildişi kulesinden uzakta, sadece en zorlu matematiksel denklemleri çözerek ve geleceğin süper zekâsını evcilleştirmeye çalışarak geçiriyor.
Onu yakından tanıyanlar, Ilya'nın sadece bir mühendis değil, aynı zamanda teknolojinin insanlık üzerindeki etkilerini derinlemesine düşünen bir dijital filozof olduğunu söylüyor. Gösterişli Silikon Vadisi partileri yerine laboratuvarında sabahlamayı tercih eden bu deha, kişisel hayatını da "süper zekânın insanlığa hizmet etmesi" amacına adamış durumda.








